İnsanlar diğer canlılardan çok farklı. Konuşmayı geliştirebildi. Böylece sosyal bağlantıları arttı. Bilgilerini paylaşmaya, birbirlerinden öğrenmeye başladılar. İlerleyen zamanda yazıyı keşfettiler. İşte o zaman çok şey değişti. Artık öğrendiklerini kaydedebiliyorlardı! Bilgilerin ulaştığı insan sayısı çok arttı. Bilgi birikimleri hızla yükselmeye başladı. Tarımı, bilimi, elektriği, makineleri keşfettiler. Sonunda şaşırtıcı teknolojiler geliştirdiler. İnsanlar çok akıllı görünüyor...
Bazı toplumlarda, çocuklara, yemek yedikten hemen sonra yüzmenin kramp girmesine ve boğulmaya yol açacağına dair korkutucu uyarılar yapılır. Bu inanışla büyüyen yetişkinler, havuz kenarında veya denizde, tok karnına suya girmemek için saatlerce bekler. Oysa kanıtlar, yemek yedikten sonra yüzmenin boğulmaya yol açacak kadar ciddi kramplara neden olmadığını göstermektedir. Bazı kültürlerde çocuklara balıkla ayran gibi süt ürünü tüketmenin zehirlenmeye yol açabileceği öğütlenir. Bu korku, çocuğun zihnine güçlü biçimde yerleşir. Yetişkin olduğunda bile bunun yalnızca bir halk inanışı olduğundan emin olamaz; yoğurt ya da ayran gibi ürünleri balıkla birlikte tüketmekten çekinir. Oysa bu korkunun bilimsel bir temeli yoktur. Eskiden çocuklara televizyonun radyasyon yaydığı söylenirdi. Bu bilgi birçok çocuğun zihninde iz bırakmış görünüyor. Yetişkinliklerinde televizyonun değil ama artık cep telefonlarının radyasyon yaydığına inanıyorlar. Oysa cep telefonları da eski televizyonlar gibi zararlı radyasyon yaymaz. Son bir örnek: Etlerin mutlaka pişirilmesi gerektiği bilgisi de küçük yaşta öğretilir ve zihinde kalıcı hale gelir. Bu bilgi doğrudur, çiğ etlerde ölümcül bakteriler bulunabilir. Çocukluğunda etlerin hep pişirildiğine tanık olan kişi, fabrikada "ısıl işlem uygulanmış" etleri de pişirmek zorunda hissedebilir. Oysa salam, sosis veya sucuk gibi ürünlerdeki mikrop ve bakteriler ısıl işlemle zaten yok edilmiş olur, artık çiğ et değillerdir. Bunlar yalnızca ısıtılarak da yenebilir. İnsanlar pek çok halk inanışının etkisi altındadır! Bunlar kolay yanılabildiklerinin göstergesidir.☺
Çocuklar, dünyaya dair ilk mantık süzgeçlerini ve kabulleri büyük ölçüde ailelerinden alırlar. Biraz daha büyüdüklerinde okulda çeşitli bilgiler, ideolojik ve diğer öğretiler aşılanır. Çocuk büyürken, sosyal çevresinin de etkisinde kalır. Karşılaştığı vurgular, tekrarlar ve örnekler zihninde derin izler bırakır! Zamanla eğitildiği bilgiler tartışılmaz gerçeklere dönüşür. Yetişkinliğe ulaştığında çoğu insan, artık kendi seçimi olduğunu sandığı bu ideolojileri ve inançları taklit ederek yaşamını sürdürür. Bu sınırların dışına çıkmaktan çekinir ve nadiren sorgular!☺
Yani insanlar genelde, ilk öğrendikleri bilgilere ve alışkanlıklara mahkûmdur! Örneğin, ilk olarak Google arama motorunu kullanmayı öğrenen birinin aklına kolay kolay başka bir arama motoru gelmez. Bazıları Yandex, DuckDuckGo gibi alternatiflerin farkına varsa bile çoğunlukla yine Google’ı tercih eder. Bilgisayarında ilk kez Windows’la karşılaşan kişi bu sistemi öğrenir ve zamanla ona alışır. Artık başka bir sistemi denemekte isteksiz olur; MacOS ona kullanışsız ya da kısıtlı görünür. Aynı şekilde, ilk bilgisayarı Apple olan biri için MacOS doğal, Windows ise karmaşık ve soğuk gelir. Benzer bir durum telefonlarda da görülür: İlk iPhone deneyimini yaşayan biri iOS’u, ilk Android Telefon kullanan ise Android’i “doğru sistem” olarak benimser. Sonraki telefon tercihleri de genellikle bu yönde olur.☺
Yapay Zekâ aslında bu insan eğilimlerinin dijital bir yansıması gibidir. ChatGPT gibi sistemler, eğitildikleri bilgi örüntülerini ve dili taklit ederler. Eğitildikleri çerçevelerin dışına çıkamazlar. Yani insanların çocukluktan itibaren eğitildikleri öğretileri, ideolojileri ve inançları taklit edip; bu çerçevelerin dışına çıkamamasına benzerler.☺ YZ’ler eğitildikleri devasa verilerden bazen birbirleriyle ilgisiz bilgileri bir araya getirerek yanlış çıkarımlar yapabilir; buna “halüsinasyon” denir. İnsanlar da zaman zaman benzer şekilde, tam mantıksal bağ kuramadıkları bilgileri birbirine ekleyebilir ve yanlış sonuçlara varır. Bu nedenle söylentilere, uydurmalara çabuk kapılırlar! Çeşitli komplo teorilerinin etkisinde kalırlar. İnsanlar, inançları ve güvendikleri ideolojiler kullanılarak kolayca manipüle edilebilir. YZ ve insanlar arasındaki bu benzerlik, düşünme süreçlerimizin ne kadar kırılgan olabileceğini gösterir!
İnsanlar son derece zeki varlıklardır. Ancak örneklerde görüldüğü üzere, insan aklının hatasız ve mutlak üstün olduğu fikri abartılı olabilir. Günümüz yapay zekâ sistemleri artık çeşitli alanlarda insanlarla rekabet edebiliyor. İnsanın özel bir yeteneği olan dilde bile şaşırtıcı başarılar sergiliyorlar. Acaba insanın ‘En Akıllı Olma Tacı’nı kaptırması çok uzak olmayabilir mi!☺
Bunlar da
İlginizi Çekebilir:
Yapay
zeka neden inanılmaz derecede akıllı ve şok edici derecede aptal
– Teknoloji
Yapay
Zeka’nın Yetenekleri Biraz Abartılıyor Olabilir – Yapay Zeka
O
Sohbet Robotuyla Yaptığım Konuşma – Teknoloji
Benlik
Hissi - Teknoloji
Bilincin Gizemi - Bilim
Yapay
Zeka İnsanları İşsiz Bırakacak mı – Teknoloji
Yapay
Zekâ İnsanları Yönetebilir mi! – Bilim
Frankenstein
- Teknoloji

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder