5 Kasım 2018 Pazartesi

Neden robotlara karşı duygusal bir bağımız var - Konferans


Ahlâk bilimci Kate Darling, duygu hisseden
robotlar geliştirmekten çok uzak olduğumuzu
fakat bizim onlara karşı hislerimiz olduğunu ve
bu tür bir içgüdünün de sonuçları olabileceğini
söylüyor. Niyetimizi ve hayatımızı makinelere
yansıtmanın nasıl biyolojik olarak içimize
işlendiğine ve onların da bizim kendimizi daha
iyi anlamamıza nasıl yardım edebileceklerini
daha fazla öğrenin.

- Washington Post 2007'de Birleşik Devletler
ordusunun kara mayınlarını etkisiz hâle getiren
robotu test ettiğini yazdı. Robotun çalışma şekli
ise şöyle, bir çubuk böcek şeklindeydi bir mayın
tarlasında bacakları üstünde yürüyor ve her
mayına bastığında bacaklardan biri havaya
uçuyor ve daha çok mayının imhası için
bacakları üzerinde ilerliyordu. Tatbikatın
başında olan albay ise tatbikatın iptalini
isteyivermiş çünkü zarar görmüş robotun mayın
tarlasında kendini çekiştirmesini izlemenin çok
insanlık dışı olduğunu söylemiş. Katılaşmış bir
askeri memurun ve benim gibi birisinin
robotlara karşı böyle bir tepki vermesine sebep
olan şey nedir?

- Araştırma bunu Roomba elektrikli
süpürgesi gibi en basit ev aletiyle dahi
yaptığımızı gösteriyor.
(Kahkaha)
Yeri temizlemek için etrafta dolanan bir disk.
Kendi kendine etrafta dolanmasından dolayı da
insanların ona Roomba demesine yol açıyor, bu
yüzden Roomba koltuğun altına sıkıştığında
kötü hissediyorlar.
(Kahkaha)

- Tarih boyunca da, bazı
hayvanlara araç veya mal gibi davranırken
bazılarınaysa nazikçe davranıp toplum
içerisinde arkadaşlarımız olarak yer verdik.
Bence robotlarla da benzer şekillerde entegre
olmak gayet akla yatkın.
Tabii ki hayvanlar canlı. Robotlarsa değil.
Robotlarla çalıştığımdan ötürü herhangi bir şeyi
hissedebileceklerini geliştirmekten çok uzak
olduğumuzu söyleyebilirim. Ama onlar yerine
hissediyoruz, önemli olan bu.

- Zaten harika
kullanılan vakaları görüyoruz. Mesela,
robotların daha önce görmediğimiz şekilde
otistik çocuklarla ilgilendiğini veya
öğretmenlerle çalışan robotların çocuklarla
uğraşırken yeni sonuçlar aldığını görüyoruz.
Sadece çocuklar da değil. Önceki çalışmalar,
robotların sağlık alanında doktor ve hastalara
yardımlarını gösteriyor.

- Bu yavru
dinazor robotla edindiğim ilk deneyiminden
birkaç yıl sonra arkadaşım Hannes Gassert ile
bir workshop yaptık. Bu beş bebek dinazoru
aldık ve beş takıma ayrılan insanlara verdik.
İsimlendirmelerini daha sonrasında
oynamalarını ve bir saat kadar etkileşimde
olmalarını istedik. Üstelik, bir çekiç ve balta
çıkardık robotlara işkence edip öldürmelerini
istedik.
(Kahkaha)
Beklediğimizden biraz daha dramatik olduğunu
gördük çünkü katılımcılardan hiçbiri yavru
dinazorlara biraz olsa bile saldırmadı bu yüzden
de biraz doğaçlama yapmak zorunda kaldık ve
şöyle dedik "Başka takımın robotunu yok ederek
kendinizinkini kurtarabilirsiniz."
(Kahkaha)
Bu bile işe yaramadı. Yapamadılar. Son olarak
da "Biri baltayı vurmazsa tüm robotları yok
edeceğiz." dedik. Biri ayağa kalktı, baltayı aldı.
Baltayı aşağı, robotun ensesine indirince de tüm
oda ürktü. Bu günahkâr robot için odada yarı
şaka yarı ciddi bir sessizlik oluştu.
(Kahkaha)

- Ama
bu soruya cevabın insan davranışlarını, sosyal
normları etkileme potansiyeli var. Hayvani
gaddarlık kurallarına benzer şekilde belli
robotlarla ne yapıp yapamayacağımıza dair
kuralları etkileme potansiyeli var. Çünkü
robotlar hissedemeseler dahi onlara karşı
davranışlarımız bizim için önemlidir.
Kurallarımızı değiştirip değiştirmememize
bakmaksızın robotlar kendimiz hakkında yeni
bir anlayışa varmamıza yardım edebilirler.

- Çünkü bir çocuk Roomba'ya karşı
nazik olduğunda, bir asker harp meydanındaki
bir robotun hayatını kurtarmaya çalıştığında
veya bir grup insan bir yavru robot dinazora
zarar vermeyi reddettiğinde robotların yalnızca
motor, eşya veya algoritma olmadığını görürüz.
Onlar insanlığımızın yansımalarıdır.

Aslında bazı insanların nazik davrandıkları sadece robotlar değildir. Bilgisayarına veya başka bir çok sık kullandığı aygıtına da çok nazik davranırlar. Hatta muhtemelen bilgisayarın Windows adını, sevdiği bir roman karakterinin adını vermişlerdir. Bu insanlar, o aygıtlarını yıllarca kullanabilmeyi umarlar. Elbette 1-2 yılda bir telefon ya da bilgisayarını değiştiren insanlar böyle bir bağ hissetmezler. Bu yüzden nazik olmaya gerek de duymazlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder